6 Aralık 2010 Pazartesi

İçe Dönük Bir Arayış: Kıl Dönmesi - Part VII

BU KEZ HEPSİ SANA

Sigara sağlığa zararlıdır da, sence ne kadar skimde olabilir ki? Kaç kişi sorgulanmadan, yargılanmadan derdini sıkıntısını paylaşabileceği sigaradan başka birisine sahip? Sigara içmeyi bilen insan için sigara her şekil arkadaştan daha iyi bir kere. Gider yapıyor bana; azarlıyor, dövüyor. Haklıysam haklısın, haksızsam haksızsın diyor. Haklıysam, ciğerlerimi bir dolduruyor ki böyle sankim beni skiyler; haksızsam da ağzımdan burnumdan tükrük geliyor, balgam geliyor, kan geliyor yerine göre. Öyle biraz daha yanımda kalmak için veya beni celallendirmemek için "Çok haklısın kanka" diyen kaypak at y.raklarından daha delikanlı, daha Memati. Sağlığa zararlıymış. Öbür hıyarlar da dost değil, n'apcaz? "Aynen öyle şekerim"lerle s.k gibi yaşayacağıma çekerim tütünümü, az ama öz yaşarım.

S.kimde olmayan problemlerle uğraşıyormuşum gibi geliyor sana, ahkam kesmek ne kolay değil mi? Benim ahkamımı benim yerime kesmek isteyen dürzülerin yerine ahkam kesiyorum ben. Seni bile keserim ahkam diye. Bana neyin lazım olduğunu bilen biri olmasaydım bile kendine neyin lazım olduğunu bilemediği için bana soran birinden nasihat dinlemek ne kadar kısa sürerse sürsün cezası ödenemeyecek kadar büyük günahı olan bir zaman kaybıdır. Mükemmel bir hayatın içine nasıl sıçılır, dertsiz başa nasıl dert alınır, eldekilerin kıymeti nasıl bilinmez gibi soruların cevabını bana verebilecek birisin sadece; uza artık o yüzden.

Elimde değil; yanlış gördüğüm zaman düzeltmek, olası bir kötü son ihtimalini yok etmek istiyorum başkaları adına. Nerden baksan 4 yıldır bu türden bir ilgiyi haketmiyorsun. Hakettiğin dilde konuşuyorum; cumartesi geceleri Halaskargazi caddesinin iki yanında bekleyenler kadar bile değerin yok yıllardır benim için ve tek sebebi yine sensin. Buna rağmen düzeltmeye çalıştım, uğraştım ve emin ol o bokları yemeseydin ben bir bahane bulup kendi köşeme çekilecektim. Kırk yılın birinde gün ışığını görmeden uyuyabilmişim; gecenin 3ünde , A4 kağıdına ancak sığabilecek bir mesajla rahatsız edildiğim için değil, içimden geldiği için bunları yazıyorum. Buraya yazıyorum bir de; senin gibi yanında 4 cep telefonuyla dolaşan biri olmadığımdan, ışık hızında mesaj yazamıyorum; uzun mesajlar beni yoruyor. Ayrıca beyninin girişleri diğer girişlerin kadar geniş olmadığı için öküze anlatır gibi anlatmak istiyorum, o yüzden cevabın burada.

Yalnızlığımı dert edinmen senin açından büyük bir gelişme ama o asıl senin yalnızlığın. Tanımını bulmak için bunca zaman uğraştım ve sen bu saatte uykumun içine sıçınca buldum; sığınılacak bir omuz, dert anlatacak bir yoldaş, sıkıntılarımı alıp gidecek, tüm problemlerimi çözecek bir sahip aramıyorum; zaten sen bu tip biri hiç olmadın ve olamazsın, zaten benim böyle bir tip arayışı içinde olmam doğanın kanunlarına aykırı. Sadece huzur karşılığında sığınılacak bir omuz vereceğim, dert dinleyecek bir yoldaş olacağım, sıkıntılarını alıp yükleneceğim, problemlerini kendim çözeceğim bir "insan" istedim. Yalandan değil ama, problemi olmayan biriyle işim olmayacağını biliyorsun. Problem yaratmanın bir faydası yok; problemli bir insan değilsen uzak duracaksın benden. Yarattığın problemlerin altında kalırsın, altına yatarsın sonra. Problem çözen biri olarak şunu söylemeden de duramayacağım; kandırılmanın, dolandırılmanın, aldatılmanın en doğru çözümü oradan uzaklaşmaktır. Şu an hala beni rahatsız ediyor oluşun, benim uyguladığım çözümün doğruluğundan kaynaklanıyor. Seni cümle aleme rezil etmeye çalışmamı bekliyordun kendi aklınca ama gerçek hayatta işler böyle yürümüyor. İstemediğimden veya haketmediğinden değil; duruş meselesi bu. Sen değil miydin sürekli "şövalyecilik oynayan" tavırlarımdan şikayetçi olan? Hah işte; şövalyeysem eğer; seni küçük düşürmeye çalışmakla uğraşmayacak kadar asil, bu numarayı yutmayacak kadar da zekiyimdir.

Dertlerime derman olamayacak oluşun bir yana, ben zaten derman aramıyorum dertlerime. Alıştım ben onlara. Bak, sen de onlardan birisin. Sana da alıştım. Sen olmayacaksın dert olarak artık başımda; senin yerini bir başka dert dolduracak, o kadar. Alıştım sana ama alışkanlıklar kötüdür. Benim kurtulmayı kafama koyduğum ilk kötü alışkanlığım olarak; lütfen sktir git artık başımdan. Benim yapamadığımı yap; sktiret yalnızsam yalnızım (ki senleyken de yalnızdım), sktiret çok öksürüyorsam öksürüyorum, sktiret çok içiyorsam çok içiyorum; sana ne? Tohumuma para mı saydın? Gecenin saat 3ünde mesajına cevap vermek için kalkıp bilgisayarın başına oturdum diye bir şey oldu sanma. Sanki senin için uğraşmışım, yazıya resimler eklemişim diye kafanı yorma; bunlar benim obsesif kompülsifliğimden kaynaklanan şeyler. Yoksa ne uğraşacam, tohumuna para mı saydım?

2 yorum:

  1. bence çok haklısın panpa.

    YanıtlaSil
  2. sen hiç hata yapmadınmı? acımasızsın ve kestirip atıyorsun. o kadar zaman sonrada olsa söylemeden duramadm

    YanıtlaSil